Kafanızı her kaldırdığınızda var olduğunuz gezintiden, göğe baktığınızda bir sonraki aşamada, daha mı yansız, daha mı gizemini kaybetmemiş gelir? Tebessümünüz ait olduğu yerde, emin olduğunuz yüceliklerde.
Unuttun diyelim. Diyelim diyorum. Unuttuğunu sandın diyelim. Her zaman olmasını istemediğin şeylerde sen öyle istememişsindir ya ondan öyle diyelim. İstemediğin için. Tartışmıyorum. Yoksa bir sakız gibi. İnsan gibi. İnsan düşündükçe var. O yok sen yok. Sen yok şu tiksinerek baktığın,…
Korkular dedim. Neden? dedi. Bilmiyorum. Kaçma yöntemleri arıyorsun, yüzleşiyor ve yeniden kaçıyorsun. Kaçarak parçalanıyor, yeniden doğuyor koşarken parçalanıyorsun. Paramparça oluyor. Yeniden doğuyor koşmaya başlıyorsun. Bu ne biçim hikaye?